26 Kasım 2008 Çarşamba

beşiktaşta tam köşede köfte yiyelim..



bi gece ansızın keşfettiğim merkezefendi köftecisi.. neden farkedemedim uzun zaman; çünkü yer yokmuş gibi şampiyon kokoreçin bitişiğinde, ver renk yokmuş gibi aynı renk idi.. (hala daha öyle) gece geç saatlere kadar açıklar, sabah erken başlayan servislerinde kahvaltılık da alma şansınız var eğer şanslı iseniz.

ben bu akşam porsiyonköfte aldım, 6 adet köfte, fotolarda gördüğünüz üzere, biraz garnitürlebirlikte. tabak sunumu zayıf, ya tabağı beslemeliler, yok olmuyorsa tabağı küçültmeliler. tabak buhaliyle 7 ytl. eğer yarım ekmek içinde isterseniz köfte sığmadığı için 5 adete iniyor, bedeli de 5 ytl. oluyor hemencecik.

temiz pak bir mekan. özellikle tuvaletler tatminkar. (ne kadar önemli bir detay olduğunun bilincinde olduğumdan paylaşmak istedim)

köftelere girişmeden önce bir süzme mercimek çorbası içmenizi şiddetle tavsiye ederim, leziz.. kaldı ki ben süzme mercimek çorbasını hiç sevmem..

25 Kasım 2008 Salı

fulyada gece köftesi..




uzun zamandır önünden geçer, bi türlü durup da bi tadına bakamazdım. bugüne kısmet bloğa vesileymiş.

adana ve urfayı da köfte türevlerinden blog konusu yapıyorum, itirazı olan? madem yok, o halde devam..

yol kenarında bir göz mangalın üzerinde yapıyorlar adana urfa, ve dahi kanat da varmış ama isteyen pek yoktu. haklılar zira yediğim güzel adanalardan biriydi mobil. dürüm tabi ki, hafif etli de. ama hamurlaşmadı, dengesi iyiydi. bi tanesi de fena doyurmuyor, hani zorlasam ikinciyi yiyemezdim ki iki mcdonalds menüsü indirebilen bi kişiyim.

akşamüstü 5 gibi gelip 1 buçuğa kadar duruyorlarmış. sürekli bi kalabalık söz konusu, iki kişiler; biri pişirmeci biri dürücü. bi de halısahayı geçince sokak içinde oturgaçlı bir yerleri de varmış ama sanırım burası daha rağbetli.

dürümümüzü 4 ytl karşılığı edinebiliyoruz, ha birde yanına ayran derseniz, ki diyin bence benim dürümdeki köz biberler fena acı çıktı, o vakit maliyetin 5 ytl.yi bulması işten bile değil.

afiyet olsun efendim..

18 Kasım 2008 Salı

kabataşta yağmurlu bir köfte..




ilk köftecimiz kabataşta. üsküdar-kabataş iskelesinden hemen çıkar çıkmaz solda, ufaktan parmaklık dibine yerleşmiş yayılmış ve semirmiş, ama bildiğin baraka. insan içeri girmeye korkar, genelde de çok aydınlık olduğu söylenemez. ama bir kere bu yola baş koyduk madem, her türlü riske gireceğim. ve girdim. (itiraf edeyim bu ikinci yiyişim. motor çıkışı insan kokuya dayanamıyor.)

"yarım" diye tabir edilen köfte ekmeği kocaman bir sandviç ekmeği aslında, ama kocaman. içine 5 adet köfte koyuyor nedim abi. bugün biraz gecikmiş yağmurdan, normalde seyrantepeden 18 dakikada geliyormuş metroyla. o da çoğu köfteci gibi pala.

bu seferkiler müşteri baskınına denk geldiği için biraz daha pişmek istiyordu ama her türlü tıbbi riske karşı köftelerin lezzeti hiç fena değildi. bir yarım ekmek gün itibariyle 3.50 ytl olmakla birlikte köfteler yarım ekmeğin içine az gelmekteydi. küçük ayranı, barakanın sol tarafında gördüğümüz beyaz kısımdaki yaşlı amcadan ayrıca 1 ytl karşılığı edinebiliyoruz. bu da ayrıca ilginç bir not olarak gözümüze çarpmadı değil.

sabah 10-11 gibi trafiğin durumuna göre başlayan köfte servisi, gece 02-03 gibi müşterinin durumuna göre bitmekte.