18 Kasım 2008 Salı

kabataşta yağmurlu bir köfte..




ilk köftecimiz kabataşta. üsküdar-kabataş iskelesinden hemen çıkar çıkmaz solda, ufaktan parmaklık dibine yerleşmiş yayılmış ve semirmiş, ama bildiğin baraka. insan içeri girmeye korkar, genelde de çok aydınlık olduğu söylenemez. ama bir kere bu yola baş koyduk madem, her türlü riske gireceğim. ve girdim. (itiraf edeyim bu ikinci yiyişim. motor çıkışı insan kokuya dayanamıyor.)

"yarım" diye tabir edilen köfte ekmeği kocaman bir sandviç ekmeği aslında, ama kocaman. içine 5 adet köfte koyuyor nedim abi. bugün biraz gecikmiş yağmurdan, normalde seyrantepeden 18 dakikada geliyormuş metroyla. o da çoğu köfteci gibi pala.

bu seferkiler müşteri baskınına denk geldiği için biraz daha pişmek istiyordu ama her türlü tıbbi riske karşı köftelerin lezzeti hiç fena değildi. bir yarım ekmek gün itibariyle 3.50 ytl olmakla birlikte köfteler yarım ekmeğin içine az gelmekteydi. küçük ayranı, barakanın sol tarafında gördüğümüz beyaz kısımdaki yaşlı amcadan ayrıca 1 ytl karşılığı edinebiliyoruz. bu da ayrıca ilginç bir not olarak gözümüze çarpmadı değil.

sabah 10-11 gibi trafiğin durumuna göre başlayan köfte servisi, gece 02-03 gibi müşterinin durumuna göre bitmekte.

2 yorum:

Ceylan dedi ki...

Kofte gibisi var mi tabii ya ! Dusunun ki her cocugun en sevdigi yemek koftedir herhalde! Demek ki cocukluktan basliyor bu ask ! Icimize isliyor, kokusu da zihnimize!! Ben vejeteryanlari en cok da bu kofte meselesi yuzunden anlamiyorum!! BU basarili girisimi ilgiyle takip edecegiz !!!

sadi tekin dedi ki...

hehe vejeteryan olsan da bi köftedenkendini mahrum etmedi mi ama :)) her zaman beklerim..